Dunning-Kruger Sendromu

Mustafa Geveli

Justin Kruger ve David Dunning adlı iki ABD’li bu hissi çok yaşamış olacak ki, iki psikiyatri uzmanı, 10 yıl kadar önce bir teori ortaya atmayı başardı: “Cehalet, gerçek bilginin aksine, bireyin kendine olan güvenini artırır.” Ve vesileyle bir araştırma başlatıldı. Fizyolojik ve zihinsel alanda yapılan çeşitli uygulamaların sonucunda aşağıda sıralanan bulgulara ulaşıldı:

  1. Niteliksiz insanlar ne ölçüde niteliksiz olduklarını fark edemezler.
  2. Niteliksiz insanlar, niteliklerini yüceltme ve abartma eğilimindedirler.
  3. Niteliksiz insanlar, gerçekten nitelikli insanların niteliklerini görüp anlamaktan da acizdirler.
  4. Eğer nitelikleri, belli bir eğitimle artırılırsa, aynı niteliksiz insanlar, niteliksizliklerinin farkına varmaya başlarlar.

Cornell Üniversitesi’ndeki öğrenciler arasında bir test yapıldı ve tipik ve klasik “Nasıl geçti?” sorusuna öğrencilerden yanıtlar talep edildi…Soruların yüzde 10’una bile yanıt veremeyenlerin “kendilerine güvenleri” müthişti. Onların “testin yüzde 60’ına doğru yanıt verdiklerini” düşündükleri; hatta “iyi günlerinde olmaları halinde yüzde 70 başarıya bile ulaşabileceklerine inandıkları” ortaya çıktı. Soruların yüzde 90’ından fazlasını doğru yanıtlayan-lar ise “en alçakgönüllü” deneklerdi; soruların yüzde 70′ ine doğru yanıt verdiklerini düşünüyorlardı.

Tüm bu sonuçlar bir araya getirildi ve Dunning-Kruger Sendromu’nun metni yazıldı: “İşinde çok iyi olduğuna” yürekten inanan ‘yetersiz’ kişi, kendini ve yaptıklarını övmekten, her işte öne çıkmaktan ve aslında yapamayacağı işlere talip olmaktan hiçbir rahatsızlık duymaz! Aksine her şeyin hakkı olduğunu düşünür! Ancak bu ‘cahillik ve haddini bilmeme’ karışımı mesleki açıdan müthiş bir itici güç oluşturur. ‘Eksiler’ kariyer açısından ‘artıya’ dönüşür. Sonuçta, ‘kifayetsiz muhterisler’ her zaman ve her yerde daha hızlı yükselirler…Bu arada, gerçekten bilgili ve yetenekli insanlar çalışma hayatında ‘fazla alçakgönüllü’ davranarak öne çıkmaz, yüksek görevlere kendiliklerinden talip olmaz, kıymetlerinin bilinmesini beklerler… Tabii beklerken kırılır, kendilerini daha da geriye çekerler… Muhtemelen üstleri tarafından da ‘ihtiras eksikliği’ ile suçlanırlar”. Sonuç olarak, lütfen ne olur fazla mütevazi olmayın! “Siz de çevrenize şöyle bir bakın” diyeceğim ama eminim bu satırları okurken bile aklınızdan bir çok isim geçti…Aslında Dunning ile Kruger’in, bu çalışmalarıyla 2000’de, Nobel yerine Harvard Üniversitesi’nin Ig Nobel’ini alma nedeni “cahil olmamalarıydı”.

Analitik felsefenin babası sayılan Bertrand Russel de şöyle demişti: “Dünyanın sorunu, akıllılar hep kuşku içindeyken aptalların küstahça kendilerinden emin olmalarıdır.” Bu problemin azınlığımızda ne kadar mevcut olduğuna değinmek istemiyorum. Mevzuyu her şahıs kendi düşünüp şahsi değerlendirmesi gerekmektedir.

Bu yazılan metni çok takdir ettiğim bir arkadaşımın emailine dayanarak yazmaya karar verdim. Şu Justin Kruger ve David Dunning yaptıkları araştırma, büyük bir ihtimalle Azınlığımıza da yansımaktadır. Bu yazının ekonomik bir araştırma ile hiç bir ilişkisi yoktur. Bu makale sadece sosyokültürel baskıların yarattığı psilolojik problemlere dayanan insani tepkileri anlatmaya çalışmaktadır.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
YAZARIN SON YAZILARI
Avrupa Birliği ve Yunanistan - 24 Haziran 2011 14:31
Dunning-Kruger Sendromu - 15 Mayıs 2010 09:21
Euro`nun Değer Kaybetmesi - 30 Mart 2010 13:38
AB mi yoksa IMF mi? - 23 Mart 2010 14:28
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ