Yunanistan`ı müsriflik batırdı
Yunanistan’ı iflasın eşiğine müsrif politikalar getirdi. Yunanistan’da sayısı bile tam bilinmeyen memur işe zamanında geldiği için dahi ikramiye alıyordu.
Yunanistan temmuza kadar Avrupa Birliği ve IMF kredisinin 12 milyar euroluk beşinci dilimini almazsa resmen kepenk indirecek. ‘Komşu’nun bu noktaya gelmesinin en büyük nedenlerinden biri ise umursamazlık ve devlet malının müsriflikle harcanması ile ertesi günü düşünmeden anı yaşama alışkanlığı. 1981’den sonra gelen tüm iktidarların seçmeni küstürmemek için yaptığı harcamalar devletin kasasını bitirdi. Çiftçiler teşvik primine boğuldu, sayısı bile bilinmeyen memurlara işe vaktinde geldiği için dahi “süreklilik primi” ödendi.
1981 sonrası iktidara gelen Andreas Papandreu, Kostas Miçotakis, Kostas Simitis ve Kostas Karamanlis hükümetleri, devletin kasalarındaki paraları hep “ama seçmen küsmesin” ve “aman sosyal tepki olmasın” esasıyla harcadı. Devlet kasalarında para bittiğinde ise yeni kredi anlaşmaları imzaladı.
İflası getiren politikalar
Memura yılda 14 maaş ve üstüne ekstra ödemeler yapılıyordu. Bir ay işine vaktinde gelen ve vaktinde çıkan memura “süreklilik primi” ödeniyordu.
“Golden boy”lar olarak adlandırılan ve KİT’lerde her ay on binlerce euro maaş alan yöneticiler. Bu yöneticilerin limuzinleri ve özel şoförleri vardı.
AB’yi kandırmak/kazıklamak âdet olmuştu. Her hükümet, İstatistik Teşkilatı’nın rakamlarını değiştirdi.
“Türk tehdidi” onca yıl çok “moda” idi. Her gelen iktidar silah satın aldı. Milyarlar harcandı.
Bir yağmur yağmasıyla hükümetler ertesi gün hane başına 3 bin euro “acil yardım parası” öderdi. Ancak bu konuda da vatandaş devleti dolandırırdı.
Kiliseden hiçbir vergi alınmadı. Devletin pahalı arazileri, manastırlara ait ucuz arazilerle takas edildi.
Medya ise devlet ilanları ve reklamlarıyla beslendi. Ulusal yayın yapanların yanı sıra taşralardaki en küçük yerel gazete bile payını alıyordu.
12 milyar euroluk 5. dilim tehlikede
Yunanistan’ın AB ve İMF ile imzaladığı 110 milyar euro’luk kredinin 12 milyar euro’luk 5. diliminin alması dün akşam saatlerinde ciddi şekilde tehlikeye girdi. Yunanistan’a 30 milyar euro kredi açan IMF, 5. dilimde payına düşen parayı tahsis etmek için AB’nin Yunanistan’a önümüzdeki 12 ayda geri kalan kredileri ödeyeceğine dair teminat vermesini istedi. Eurogrup Başkanı Jean-Claude Juncker IMF’nin bu şartı üzerine 12 milyar euro’nun toplanamaması ihtimalini açık bıraktı. Hollanda da köklü tedbirler almaması halinde Yunanistan’a ödeme yapmaya yanaşmayacağını açıkladı.
Yapılandırma kaçınılmaz
Global ekonomik krizi önceden tahmin etmesiyle ünlenen ABD’li ekonomist Nouriel Roubini, Yunanistan’ın borçlarının yeniden yapılandırılmasının gerekli ve kaçınılmaz olduğunu söyledi. Roubini bir konferans için bulunduğu Bükreş’te yaptığı açıklamada, “Benim görüşüm, Yunanistan’ın borçlarının yeniden yapılandırılmasının hem gerekli hem kaçınılmaz olduğu yönünde. Temerrüt söz konusu olmayacak” dedi.
‘Bıkkın vatandaş’ eylemde
Ekonomik krizle boğuşan Yunanistan’da sokaklar ısınıyor. Yeni zam ve özelleştirme paketine karşı on binlerce Yunanlı sokaklara indi. Twitter ve Facebook’tan yapılan çağrılarla eyleme katılan Yunanlılar her gün saat 18.00’de protesto düzenleyecek. Yunanistan’daki ekonomik tedbirlere karşı oluşturulan bu yeni direnişe ‘Bıkkın vatandaşlar hareketi’ adı verildi.
Yunan medyası ise protestoların, İspanya’daki “Güneş kapısı” gösterisini andırdığını belirtti. Eylemlere başkent Atina’da 30 bin, Selanik’te 10 bin kişi katıldı.
Yunan Parlamentosu’nun da bulunduğu Sindagma Meydanı’nda eylemciler “Uyanma vakti geldi” ve “Hırsızlar” sloganları attı. Dün Atina sokaklarına dökülen sağlık işçileri ise polisle çatıştı.
Yorgo Kırbaki, Radikal Gazetesi
