Ermenilerden Özür Hadisesi

Barış Hasan

Bir grup aydının başlattığı Ermenilerden özür dileme kampanyası Türkiye’de yine suni bir gündem yarattı. Bunu artık kasıtlı yaptıklarını düşünüyorum. Bu ülkenin ciddi sorunları varken Ermeni meselesini tekrar tekrar ısıtarak gündeme getirmek hiç kimsenin bir işine yaramıyor. Türkiye bu suni mesele ile aslında hiç uğraşmaması gerekirken, gereksiz zaman kayıplarına mecbur bırakılıyor adeta.

Kampanyanın saçmalığı alenen ortada. Soykırım gibi bir suç söz konusu iken bireysel bir özrün soykırıma uğrayan toplum için hiçbir anlamı yoktur. Soykırım kolektif bir suçtur ve bu suçu bireyler değil, devletler, hükümetler ya da bir takım siyasi gruplar işler. Bir ırkı ortadan kaldırmaya yönelik hareketlerde bir sistematiğin olması gerekir. Yani Nazilerin yaptığı gibi toplama kampları kurulur, insanlar buralarda organize bir şekilde öldürülür. Bunu da bireylerin yapması söz konusu olamaz. Bu sebeple bir bireyin kalkıp Ermenilerden özür dilemesinin hiçbir rasyonel açıklaması da yoktur.

Nitekim, bizim, cehalet güruhu olarak tabir etsek de yanılmayacağımız, bu aydınların Ermenilerden özür dilemesi son derece trajikomik bir olay. Ermeni diasporası bile bu aydınları kale almadı. Devletten özür beklediklerini, özür muhatabının aydınlar değil, devlet olduğunu söyledi diaspora. Haklılar da. Soykırım olduğuna inanan bir Ermeninin yerine koyun kendinizi. A kişisinin özür dilemesi mi bir anlam ifade eder sizin için yoksa Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin özür dilemesi mi? Buna çoğu insan ikinci şık diyecektir.

Gelin görün ki, Türkiye’deki bazı aydınlar bu meseleyi anla(ya)mıyorlar. Kendilerini devletin yerine koymaya kalkışarak bir milletten özür dileme densizliğini gösterebiliyorlar. Yaptıkları işlerin doğru olmadığı ortada. Burada, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin artık net bir tavır alması gerekiyor. Kimse kimseyi kandırmasın. Bu mesele dünyada da bitmiş durumdadır. Sözde Ermeni soykırımı onlarca ülkenin parlamentolarında kabul edilmiş, atı alan çoktan Üsküdar’ı geçmiş, Türkiye atın peşinden koşuyor hala.

Devletin yapacağı çok basit bir şey var. Bu konu artık Türkiye’nin zamanını daha fazla çalmamalı. Devlet, sözde Ermeni soykırımını tanımayacağını ve bu konunun artık Türkiye’nin gündeminde olmadığını net bir dille açıklamalı. Tarihçiler ve araştırmacılar için arşivler açık tutulur, isteyen gelir araştırmasını yapar, fikirlerini ortaya koyar. Ancak Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu hususta tavır almayacağını dünyaya ilan ederse soykırım konusunda her önüne gelen bu şekilde atıp tutamaz. Kamuoyunu bu kadar meşgul edip, ülkenin zamanını çalmak yerine yapılacak şey işte budur: yedi düvele soykırım iddiasını tanımayacağını resmi olarak ilan etmek.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ