Yunan bankaları Avrupa’yı yine dolandırdı

Yunan finans kuruluşu Proton Bank ile ilgili dosyalar açıldıkça, her gün daha yeni ayrıntılar gün ışığına çıkıyor. Atina önce yanlış istatistiklerle ve olmayan projelerle Avrupa’nın parasını aldı. Sonra bu paralarla lüks hayat yaşayıp battı. Devamında Atina Avrupa’nın yeni kredileriyle kurtarıldı. Ama bu defa da Avrupa verdiği paraları kurtarabilmek için Atina’ya yine yeni krediler verdi. Atina da bunları bankalarına harcadı! Hem de “dilediği gibi”…

Yunan bankaları Avrupa’yı yine dolandırdı

Yunan finans kuruluşu Proton Bank ile ilgili dosyalar açıldıkça, her gün daha yeni ayrıntılar gün ışığına çıkıyor. Atina önce yanlış istatistiklerle ve olmayan projelerle Avrupa’nın parasını aldı. Sonra bu paralarla lüks hayat yaşayıp battı. Devamında Atina Avrupa’nın yeni kredileriyle kurtarıldı. Ama bu defa da Avrupa verdiği paraları kurtarabilmek için Atina’ya yine yeni krediler verdi. Atina da bunları bankalarına harcadı! Hem de “dilediği gibi”…

Okul kitaplarında “Atina demokrasisi” övülür. Çünkü Yunanistan’ın -aslında Greklerin değil, İyonlarındır, ama ne yapalım, artık öyle olsun- “demokrasinin beşiği” olduğu kabul edilir.  Hatta bu nedenle -herhalde tek neden budur- Merkel ve Sarkozy gibi Avrupa liderleri Yunanistan’ı “Avrupa’nın kökleri” arasında sayarlar. Ama belki bu değişebilir.

Özellikle Yunanistan’ın küresel mali krizin devamında Avrupa’da ortaya çıkan borç krizine etkisi buna neden olabilir. Yunanistan’ın Avrupa ekonomisini sefil eden “kurnazlıkları” bitmiyor. Atina’nın Avro bölgesine getirdiği “siyasi ve iktisadi istikrarsızlık”, tetiklediği “sosyal patlama” ve Avrupa Birliği’ni içine düşürdüğü “kimlik ve itibar krizi” bunu gerektirebilir. Hatta denilebilir ki, “Proton Bank ile ilgili krizden itibaren Atina için demokrasinin değil, rezaletin beşiği demek yerinde olur”.

Yunan bankası Proton Bank ülke dışına 700 milyon EUR çıkarmış… Paranın yurtdışına aktartılma biçimi şüpheli şirketlere kredi biçiminde olmuş… Şirketler off-shore ve sahipleri de belli değil… Proton Bank’ın kurtarılabilmesi için 900 milyon EUR gerekiyordu… Yunan devleti Proton Bank’ın batmaması için  Avrupa’nın 900 milyon EUR tutarında parasını harcadı ve bankayı devletleştirdi… Proton Bank “batma tehlikesi” yaşarken, “batmaması için” 900 milyon EUR gerekirken, nasıl “şüpheli şirketlere” ve üstelik “yurtdışına” 700 milyon EUR kredi dağıtıyor? Elbette söz konusu meblağın  Avro bölgesi ülkelerinden ve IMF’den gelen kurtarma kredisinden kullanıldığını belirtmeye gerek yok!

Elbette Yunanistan bu skandalı fark edince çok rahatsız oldu. Focus dergisinin bildirdiğine göre Atina başsavcılığı birkaç banka yöneticisi hakkında soruşturma açtı. Ama Alman Süddeutsche Zeitung gazetesinin bildirdiğine göre bazı yöneticiler, “Yunanistan’ın değil, Avrupa Merkez Bankası’nın zarar gördüğü” biçiminde savunma yapıyorlar.

Bu gelişme sayesinde “her şerde bir hayır vardır” sözünün de doğruluğu bir kez daha teyit edildi. Çünkü bu skandalla beraber “antik medeniyet” olmakla övünen Yunanistan’ın gerçekten de antik çağlarla ilişkisi belgelendi; Antik çağlarda da medeniyetlerin önemli bir bölümünde “yağma kültürü” vardı.

Avrupalı vergi mükellefleri bundan mutlaka rahatsızdır. Avrupalı diplomatlar da, ekonomistler de “Yunanistan’ı kurtarmak” için çabalarken, bunu da düşünmeli. Her şeyin bir amacı olur. Bir de elbette sonucu olur. Ama amaç ve sonuç her zaman aynı olmaz. O nedenle bütün çabaların amacı ve ulaştığı sonuç dikkatle değerlendirilmeli. Her şey AB’nin prestiji için mi? Avro’nun geleceği için mi? Avrupa ideali için mi? Yoksa… Yağmacılar için mi?…

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ