Rumlara Akdeniz’de geçit yok!

Rumlara Akdeniz’de geçit yok!

Kıbrıs’ta Rumlar adına Türkiye’nin Akdeniz’de Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) olarak kabul ettiği alanda arama yapmak için bölgeye gönderilen İtalyan ENI şirketine ait ‘Saipem 12000’ adlı yüzen dev petrol platformu ile engelleme yapan Türk savaş gemilerinden birinin çarpışmanın eşiğinden döndüğü ortaya çıktı.

Türk savaş gemisinin komutanı ile ‘Saipem 12000’nin kaptanı arasındaki telsiz konuşmalarında, Türk tarafının kararlılığı da ortaya konulmuş oldu.

Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgilere göre, ENI’ye ait ‘Saipem 12000’ adlı gemi, araştırma yapmak için Akdeniz’deki 3’üncü bölge olarak bilinen alana hareket etti.

SAVAŞ GEMİLERİ YOLA ÇIKTI

Ankara’nın bölgede Rumların doğalgaz aramasına ‘kesinlikle müsaade edilmeyeceği’ kararının ardından Türk savaş gemileri yola çıktı. Doğalgaz araştırma gemisi ‘Saipem 12000’ bölgeye yaklaştığında, karşısında Türk savaş gemilerini buldu. Gemi yoluna devam etmek isteyince Türk savaş gemilerinden biri, rotasını ‘Saipem 12000’e doğru çevirdi.

‘BİRLİKTE BATACAĞIZ’

Bunun üzerine paniğe kapılan İtalyan şirketine ait geminin kaptanı, Türk savaş gemisi ile telsiz bağlantısı aracılığıyla acil iletişime geçti. Saipem’in kaptanı, Türk savaş gemisinin kaptanına, “Önümüzden çekilin yoksa birlikte batacağız” diye çağrı yaptı.

Türk savaş gemisinin kaptanı ise “Hızımızı ve rotamızı kontrol edemiyorum” karşılığını verdi. Bunun üzerine ‘Saipem 12000’in kaptanı, “Hızınızı ve motorunu kontrol ediyorsun. Ben bunu açık gözle görebiliyorum” diye konuştu. Ancak Türk savaş gemisi rotasını değiştirmedi. Bu hamle karşısında araştırma gemisinin kaptanı, “Tamam, rotamı değiştiriyorum” diyerek gemiyi bölgeden uzaklaştırdı.

ANKARA KARARLI DURDU

İtalya da NATO görevinde Akdeniz’de bulunan bir firkateynini, ‘Saipem 12000’yi koruması amacıyla bölgeye gönderdi. Ancak İtalyan firkateyni, Türkiye’nin bölgedeki kararlı duruşu karşısında rotasını Beyrut limanına çevirdi. ENI de bölgede doğalgaz aramaktan vazgeçti.

“RUMLAR ABD’DEN DE İSTEDİKLERİ DESTEĞİ ALAMAYINCA, AKDENİZ’DE YALNIZ KALDILAR”

Üst düzey bir yetkili de Ankara’nın Akdeniz’deki siyasi kararlılığının büyük bir kazanım olduğunu söyledi. Rumların ilk kez çaresiz şekilde kaldığını kaydeden yetkili, “Rumlar ABD’den de istedikleri desteği alamayınca, Akdeniz’de yalnız kaldılar. Türkiyesiz, Kıbrıslı Türksüz bu işin olamayacağını anladılar” dedi. Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulides, “ABD, bize ‘Türkiye’ye karşı bir şey yapamayız’ demişti” itirafında bulunmuştu.

KKTC: DOĞALGAZ KONUSU RUMLARIN SAMİMİYET TESTİ

KKTC Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, Rum tarafının bir yandan, “Kıbrıslı Türklerin adanın kaynaklarında hakkı vardır” derken, diğer yandan Türklerin iradesini yok sayan adımlar attığını söyledi. Özersay, Kıbrıs sorununun Rumların ada yönetimini Türklerle paylaşmaya hazır olmamasıyla çözülmediğine dikkat çekerek, “Doğalgaz konusu, Rumların zenginliği, refahı Kıbrıs Türkü ile paylaşmaya hazır olup olmadığını gösterme sınavıdır aslında” dedi.

‘ELİMİZDE GÖRÜNTÜLER VAR’

Rum yönetimi sözcü yardımcısı Victor Papadopulos, sıcak gelişmenin ardından, “Türk savaş gemileri 9 Şubat’ta da aynısını yapmıştı. Sondaj gemisi, doğalgaz arayacağı 3 numaralı parsele girmeye çalışırken yine engellendi ve Türkler çarpmakla tehdit etti. Gemi maalesef geri döndü, bölgeden ayrıldı” dedi. Türk donanmasının engelleme faaliyetlerinin görüntülerini ve telsiz ses konuşmalarını kaydettiklerini belirten Rum sözcü, “Türklerin tahriklerini tüm dünyaya göstermek için bu kayıtları kullanacağız” tehdidinde bulundu. Rum ve Yunan medyasının bir kısmı, “Türkler batırmakla tehdit etti” iddiasında bulundu.

ENI: BÖLGEDEN AYRILIYORUZ

İtalyan ENI’nin CEO’su Claudio Descalzi, Milano kentindeki bir etkinlikte yaptığı açıklamada, “Sondaj gemimiz Fas’a gidecek. Diplomatik çözüm bulunduktan sonra döneriz” dedi. Descalzi, “Kıbrıs’taki faaliyetlerimizden vazgeçmiyoruz. Dönmek için AB, Türkiye, Yunanistan ve Kıbrıs’ta taraflar arasındaki diplomasi sorununa çözüm bulunmasını bekleyeceğiz. ENI olarak bu tür problemlere yabancı değiliz. Örneğin Libya’da ya da başka ülkelerde de karmaşık durumlarla karşılaşıyoruz ancak bu bölgelerden çekilmiyoruz” diye konuştu.

AB’DEN TÜRKİYE’YE ÇİRKİN ŞANTAJ

Brüksel’deki gayriresmi zirvenin ardından AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker ve AB Konseyi Başkanı Tusk basına açıklamalarda bulundu. Akdeniz’deki krize işaret eden Tusk, Mart ayında Türkiye ile yapılacak olan Varna toplantısının iptal edilebileceği sinyalini verdi.

Rum yönetiminin Akdeniz’deki tek taraflı faaliyetlerine Türkiye’nin engel olması Avrupa Birliği’ni çıldırttı. Bugün Brüksel’de gerçekleştirilen gayri resmi zirvenin ardından yapılan açıklamalar, AB’nin çifte standart peşinde olduğunu gösterdi.

TUSK: TÜRKİYE BU ADIMLARINA HIZLA SON VERMELİ

AB Konseyi Başkanı Donald Tusk, zirvede Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) lideri Nikos Anastasiadis ve Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras’ın kendisine Türkiye ile yaşanan gerginliklere ilişkin bilgi verdiğini belirterek, “AB liderleri adına GKRY ve Yunanistan ile dayanışma içinde olduğumuzu bildirmek istiyorum. Türkiye’ye ise bu adımlarına hızla bir son vermesi çağrısında bulunuyorum.” diye konuştu.

TÜRKİYE İLE YAPACAKLARI VARNA TOPLANTISI’NDAN VAZ MI GEÇİYORLAR?

GKRY’nin BM kararları ve uluslararası hukuk çerçevesinde doğal kaynaklar arama ve çıkartma hakkına sahip olduğunu öne süren Tusk, “Türkiye’nin bu adımı ‘iyi komşuluk’ ve AB üyeleri ile ilişkileri normalleştirmesi sürecine aykırıdır. Türkiye ile iş birliği yapmaya hazırız ancak mart ayındaki AB zirvesinde, Türkiye ile 26 Mart’ta Varna toplantısının gerçekleştirilmesine yönelik koşulların uygun olup olmadığını değerlendireceğiz.” ifadelerini kullandı.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ