MHP lideri Devlet Bahçeli Batı Trakya’yı ziyaret etti

Türkiye Cumhuriyeti Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve beraberindeki heyet Balkan ülkelerine yönelik başlatmış olduğu ziyaret programının ilk ayağı olan Batı Trakya’yı ziyaret etti.

Bahçeli ve beraberindeki 25 kişilik heyet 27 Haziran Çarşamba günü Yunanistan’a giriş yaptılar. Devlet Bahçeli ile birlikte gelen heyette MHP Genel Başkan Yardımcısı Gaziantep milletvekili E. Semih Yalçın, MHP Genel Başkan Yardımcısı Yozgat milletvekili Sadir Durmaz, MHP Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Karakaya, MHP Ankara milletvekili ve Genel Başkan Başdanışmanı Zuhal Topçu, MHP Kocaeli milletvekili Lütfü Türkkan ve Bahçeli’nin özel danışmanlarından Sait Yusuf yer aldılar. MHP liderinin Batı Trakya gezisine ayrıca Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği (BTTDD) Genel Başkanı Burhanettin Hakgüder ve BTTDD Merkez Yönetim Kurulu üyesi Ahmet Koç ile BTTDD Keşan Şube Başkanı İsmail Beyli eşlik ettiler.

MHP lideri Bahçeli’nin Batı Trakya’daki ilk durağı Evros ilindeki Büyük Derbent köyü oldu. Köye girişinde Mehter marşıyla karşılanan Bahçeli ve beraberindeki heyeti Seçek Azınlık Eğitim ve Kültür Derneği Başkanı Ali Pencal ve köylüler karşıladılar. Ali Pencal yaptığı konuşmada bölgelerini ilk kez Türkiye’den bir parti başkanının ziyaret ettiğini belirterek, bölgenin çok önemli bir tarihe sahip olduğunu belirtti. Kırkpınar efsanesi ve yağlı güreşlerinin çıkış noktasında bulunduklarını kaydeden Pencal, MHP liderini önümüzdeki haftalarda yapılacak Seçek etkinliklerine davet etti. Batı BTTDD Genel Başkanı Burhanettin Hakgüder de Kırkpınar Güreşleri ile Seyyid Ali Sultan Dergahı’nın bulunduğu Seçek bölgesinin son derece önemli tarihi değere sahip olduğunu dile getirdi.

MHP lideri Bahçeli Büyük Derbent’te yaptığı konuşmada Batı Trakya Türklerinin sıkıntıları ve zulümleri aşarak bugünlere geldiğini kaydetti. Bahçeli şöyle konuştu: “Türkiye’deki soydaşlarınız, Büyük Türk milleti ailesinin diğer fertleri her zaman sizinle beraber olduğunu, sizlere destek ve yardımcı olmayı düşünmüşlerdir. Bu konuda da Türk – Yunan ilişkilerinin geliştirilmesi noktasında da önemli gayretler gösterilmiştir. Nitekim son yıllar içerisinde Türk – Yunan ilişkilerinin daha sistemli, düzenli, siyasi ve ekonomik yönden gelişmesi noktasında atılan adımlar beklenilen sonuçları vermemekle beraber, en azından sizlerin beklentilerini ve taleplerini ulaştırma imkanını ve dikkatleri bu noktada toplama fırsatını bizlere vermiştir. Eğitim sorununuzu biliyoruz. Vakıflar meselesini biliyoruz. 60.000 Yunan vatandaşı olmamış soydaşlarımızın durumunu biliyoruz. Öte yandan işsizliğin farkındayız. Ama şuna inanmanızı istiyorum: Sizler yalnız değilsiniz. Bugün buraya 150 yıl sonra da olsa değerli milletvekilleriyle gelerek dertlerinizi paylaşmak; sıkıntılarınızı Türkiye’ye ulaştırma, devlet yetkililerine aktarma bizim için önemli bir borç olarak kabul edilmelidir. Yalnız değilsiniz. Arkanızda Anayurt’ta büyük Türk milleti var.”

Devlet Bahçeli ve beraberindekiler Büyük Derbent ziyaretlerinin ardından Kozlukebir Belediyesi’ni ziyaret ettiler. MHP lideri Kozlukebir Belediye Başkanı İbrahim Şerif ve belediye meclis üyeleri tarafından karşılandı. Belediye başkanı İbrahim Şerif Bahçeli’ye belediye hakkında bilgi verirken Türkiye’de Batı Trakya kökenli milletvekili veya belediye başkanlarının olduğunu hatırlatarak MHP’den de bu bölgeden bir soydaşı milletvekili görmeyi arzuladıklarını dile getirdi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Kozlukebir belediye meclis salonunda yaptığı konuşmada “Batı Trakya’da yaşayan Müslüman-Türk Azınlığı’nın burada yaşama hakkını kullanırken karşı karşıya kaldığı sorunları bilmekteyiz. Sizleri çok yakından takip etmekteyiz. Türkiye-Yunanistan arasındaki ilişkiler özellikle son yıllarda önemli gelişmeler göstermektedir. Üst düzeyde devlet yöneticileri karşılıklı ziyaretlerde bulunmaktadır. İki devletin arasındaki siyasi, sosyal, kültürel ve özellikle de ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi noktasında çaba gösterilmektedir. Ancak zaman içerisinde bu gelişmeler sizlerin karşı karşıya kalmış olduğu temel sorunların çözümünde yetersiz olduğu görülmektedir. Fakat biraz evvel sayın belediye başkanımızın konuşması sırasında işaret ettikleri gibi, buralı olan, burada doğan, ama Türk siyasi hayatında önemli sorumluluklar üstlenmiş olan değerli milletvekillerinin İstanbul’da bulunmaları çok önemlidir. Orada TBMM’de görev üstlenmişlerdir. Dolayısıyla Batı Trakya’da yaşayan Müslüman –Türk Azınlığı’nın temsilcileri olarak da büyük hizmet sunacaklarına inanmaktayız. Tabi sayın belediye başkanının bir özlemini de gidermek isteriz. Yine buralı olup, burada doğan, ama siyaseti MHP’de yapmak isteyen değerli bir kardeşimiz olursa kapımızın açık olduğunu da belirtmek isterim. Eğitimde, ekonomide sorunlar var. Ama bunlar aşılacaktır. Biz Büyük Türk Milleti’nin güzide evlatları olarak sizleri her zaman bağrımıza basıyoruz ve sizlerin sorunlarını kendi sorunlarımız olarak görüyoruz. Üzerimize ne gibi bir görev düşecekse ona da hazır olduğumuzu bildirmek istiyorum.” diye konuştu.

Devlet Bahçeli ve beraberindeki heyet daha sonra Gümülcine’ye geçerek Dr. Sadık Ahmet’in kabrini ziyaret ettiler. Bahçeli ve beraberindeki heyeti kabristanda Dr. Sadık Ahmet’in oğlu Levent Ahmet, DEB Partisi Genel Başkanı Mustafa Ali Çavuş karşılarken Gümülcine Seçilmiş Müftülüğü’ne bağlı din görevlileri İsmail Karagöz ve Ahmet Arif de Dr. Sadık Ahmet’in ruhuna Kur’an-ı Kerim okuyup duada bulundular. Duanın ardından yaptığı açıklamada Sadık Ahmet’in şaibeli bir trafik kazasında hayatını kaybettiğini ifade eden MHP lideri, kendisinin her zaman saygıyla anılacağını belirtti. Sadık Ahmet’in hayatını Batı Trakya Türklüğünün var olma mücadelesine adadığını belirten Bahçeli “Rahmetli Sadık Ahmet içinden çıktığı milletinin kültür ve tarihi mirasını unutmamış, ilke ve iddialarından vazgeçmemiştir. Gümülcine’nin Küçük Sirkelli köyünde başlayan hayatı çile ile örülmüş, hapishanelerle kilitlenmiş, baskı ve zulümlerle zehirlenmeye çalışılmıştır. Merhum Dr. Sadık Ahmet, Batı Trakya Türkünün ruhunda sembolleşen isim olarak yine de yılmamış, yine de vazgeçmemiştir. İnandığı doğrulardan, sımsıkı bağlı kaldığı fikirlerinden asla geri adım atmamış ve ödün vermemiştir. Siyaset ve meslek hayatında Batı Trakya Türklüğünün umudu, heyecanı, nefesi ve hedefi olmuştur. Doktorluğuyla şifa dağıtmış, siyasetçi kimliğiyle kendi toplumunun taleplerine kararlılıkla dikkat çekmiş ve karşılanması için emek vermiştir. Dünyaya Batı Trakya Türklerinin sorunlarını taşıyan öncü ve lider şahsiyet olarak haklı bir biçimde gönüllerde taht kurmuştur. Hiç bir güçlük onu bu amacından ve sevdasından alıkoymamıştır. Onun yaktığı milli kimlik meşalesi bugün büyük bir şekilde yanmakta ve Batı Trakya Türkleri tarafından sahiplenilmektedir.” şeklinde konuştu.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli daha sonra Türkiye’nin Gümülcine Başkonsolosluğu’na geçti. Bahçeli ve beraberindeki heyet T.C. Başkonsolosu Mustafa Sarnıç ve başkonsolosluk görevlilerince karşılandı. Bahçeliye Başkonsoloslukta Mustafa Sarnıç tarafından bölge hakkında bilgi verildi.

Bahçeli ve beraberindekiler daha sonra İskeçe iline geçtiler. Öğle yemeğinin ardından İskeçe Seçilmiş Müftüsü Ahmet Mete’yi ziyaret eden Bahçeli ve beraberindeki heyet seçilmiş müftülüğün çalışmaları hakkında ve Batı Trakya’daki müftülük sorunuyla ilgili olarak bilgi aldılar. MHP lideri ve beraberindeki heyetin İskeçe ziyareti esnasında 20 – 30 kişilik fanatik bir grup MHP lideri ve Türkiye aleyhine şehir meydanında gösteri yaptılar.

MHP lideri Bahçeli daha sonra İskeçe Türk Birliği’ni (İTB) ziyaret etti. Türkiyeli konuk heyet burada İTB Başkanı Ahmet Kara ve birlik yöneticileri tarafından kapıda karşılandı. İskeçe Türk Birliği Başkanı Ahmet Kara ziyaret sırasında yaptığı konuşmada Devlet Bahçeli’nin ziyaretinden duydukları memnuniyeti dile getirdi, İskeçe Türk Birliği’nin geçmişi ve hukuki durumu hakkında bilgi verdi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “İskeçe Türk Birliği’nde siz değerli soydaşlarımızla birlikte olmak bizleri çok mutlu etmiştir. Müslüman Türk azınlığın varoluşu, kimliği, inancı ve kültürüyle varlığını sürdürme mücadelesinde İskeçe Türk Birliği’nin çok önemli bir yeri olduğunu hepimiz biliyoruz. O açıdan burası çok anlamlı bir kuruluş. Bu bakımdan ismini değil, kökünü bile kazısanız, ruhu yaşayacaktır. Sizler yalnız değilsiniz. Anadolu’da 75 milyon kardeşiniz sizin yanınızdadır. Bizler, Milliyetçi Hareket Partisi olarak Balkan savaşlarının 100. yılında Balkanlara gelerek buradaki insanlarımızla görüşmek, konuşmak, sorunlarını dinlemek amacıyla bu geziyi gerçekleştiriyoruz.”

Batı Trakya Türklerinin kimliğine ve inancını korumak için verdiği mücadeleye değinen Bahçeli, “Batı Trakya Türklerinin kendisini koruyabildiğini, asimilasyon politikalarına boyun eğmediğini, kimliğiyle, inancıyla, kültürüyle yaşama inancını ortaya koyduğunu görüyoruz. Bu mücadelesini de zaferle sonuçlandırmıştır. Yunanistan bizden çok önce Avrupa Birliği üyesi olmuştur. Türkiye, Avrupa Birliği’ne katılmayı bir devlet politikası haline getirmiştir. 1960’larda benimsenen bu politika 50 yıldan beri devam ediyor. Bu süreç içinde Avrupa Birliği’nin Türkiye’ye özellikle de azınlıklar ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarıyla ilgili dayatmaları oldu ve oluyor. AB’nin bize dayattıklarının hiçbirini Yunanistan burada yaşayan azınlığa tanımamıştır, vermemiştir. AB’nin üye olmak için bize dayattıklarının, AB üyesi olan Yunanistan tarafından Müslüman Türk azınlığa verilmemesi, tanınmaması utanç verici bir durumdur. Sorunlarınızı biliyoruz, takip ediyoruz. Bunların başında eğitim geliyor. Bunların başında kimlik geliyor. Müslüman azınlığı kabul ediyorsun da, Müslüman Türk azınlığı etnik bir çağrışım olarak görüyorsun. Bu büyük bir çelişkidir. Bu konular üzerinde hassasiyetle durulacaktır. 1999 yılında Türkiye ile Yunanistan arasında başlatılan iyi komşuluk ve işbirliği ilişkileri zaman zaman aksamış olsa da ekonomik ve kültürel alanda devam ettirilmiştir. Siyasi yönden, ekonomik yönden ve kültürel yönden ilişkilerin arttırılması düşünülmüştür. Üst düzeyde yapılan toplantı ve görüşmelerde ortak bildiriler yayınlanmıştır. Bu bildiriler bu temennilerle yayınlanmıştır. Ancak bugün şahit olmaktayız ki bunlar temennilerde kalmıştır. Hakkın elde edilmesi derinliğine gidilememiştir. İşte biz bunu bu derinlikten çıkartacağız ve sizlerin geleceğine armağan edeceğiz.” dedi.

Devlet Bahçeli daha sonra İskeçe Aşağımahalle mezarlığına giderek aralarında akrabalık bağı olan İskeçe eski milletvekili ve gazeteci Osman Nuri Fettahoğlu’nun ve eşi Fazilet Fettahoğlu’nun kabrini ziyaret etti. Bahçeli, ayrıca eski İskeçe müftüsü Mehmet Emin Aga, öğretmen – gazeteci Mehmet Hilmi ve İskeçe Azınlık Lisesi kurucusu Muzaffer Salihoğlu’nun kabrini ziyaret ederek dua etti.

MHP heyeti daha sonra Gümülcine’ye döndü. Bahçeli ve beraberindekiler Gümülcine Seçilmiş Müftüsü İbrahim Şerif’i makamında ziyaret ettiler. Gümülcine Seçilmiş Müftüsü İbrahim Şerif müftlük faaliyetleri ile Batı Trakya’daki müftülük sorununu anlattı.

Devlet Bahçeli ve beraberindeki heyet daha sonra Gümülcine Türk Gençler Birliği’ne (GTGB) geçtiler. Bahçeli’yi kapıda karşılayan GTGB Başkanı Koray Hasan yaptığı konuşmada GTGB hakkında bilgi verdi. Gümülcine Türk Gençler Birliği’nin her zaman Türk – Yunan dostluğunu desteklediğini ifade eden Koray Hasan, “Bu geçmişte böyle olmuş, gelecekte de böyle olacaktır. Ancak, bütün bunlara rağmen, yöneticilerimizin bütün bu temiz duygu ve düşüncelerimizi hiçe sayarak derneğimiz ve diğer kardeş kuruluşlarla birlikte Rodop valiliğinin almış karar üzerine isminde Türk kelimesi olduğu için mahkeme kararıyla kapatılmış bir derneğiz. 1983 yılında polisler gelip tabelalarımızı indirmişlerdi. Bütün bu insanlık ve hukuk dışı hareketler, azınlığımıza reva görülen bu uygulamalar tarafımızca asla kabul edilmedi ve hiç bir zaman da kabul edilmeyecektir. Bir toplumun ulusal kimliğine dokunmak asla uygun değildir. Bu milli kimlik hakkı insanın en doğal hakkıdır. Buna saldırı gerek iç ve gerekse de dış hukuka tamamen aykırıdır. İnsanının kimliği, toplumun kimliği mahkeme kararıyla kaldırılamaz. Bütün uluslararası anlaşma ve sözleşmeler aykırıdır. İnsan ve toplum neyse odur.”

DEB Partisi Genel Başkanı Mustafa Ali Çavuş da konuşmasında Batı Trakya Türklerinin yaşadığı zorluklara rağmen ayakta kaldığını söyledi. Ali Çavuş, “Batı Trakya Türkleri olarak bugüne kadar birçok sınavdan geçtik. Bu sınavlardan geçerken hiç bir zaman ülkemiz Yunanistan’a ihanet etmedik. Tam aksine sımsıkı bağlandık. Hatta bölgemizdei Yunanlı siyasetçiler ‘Bu azınlık dünyadaki en uysal azınlıktır’ dediler. Peki bizim suçumuz neydi? 1981 yılında AB üyesi olan bir Yunanistan 1983 yılında derneklerimizi kapatıyor. Neden kapatıyor? Suçumuz Müslüman Türk olmak mı? Şunu söyleyelim ki; biz herşeyden vazgeçeriz ama Müslümanlığımızdan ve Türklüğümüzden asla vazgeçmeyiz.” diye konuştu.

Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu Başkanı İsmet Kadı da Devlet Bahçeli’nin GTGB ziyareti sırasında yaptığı konuşmada şunları dile getirdi: “Sizlerin bu ziyaretinden rahatsız olanlar bulunmaktadır. Onlar bizleri de bu topraklarda istemiyorlardı. Biz Batı Trakya Türk Toplumu olarak atalarımızın yaşadığı bu topraklarda barış içerisinde ve bölgemize katkı sağlayarak yaşamak istediğimizi tüm dünyaya haykırıyoruz ve haykırmaya da devam edeceğiz. Sizlerin bu ziyaretinin toplumumuzun özlemle beklediği bir ziyaret olduğunu ifade etmek istiyorum. Nasip kısmet bugüne imiş. Her ne kadar uzakta olsanız da sizlerin davamıza olan hassasiyeti ve katkıları bizler için çok büyük önem arz ediyordu. Bizler Batı Trakya Türkleri olarak sizlerin desteğinin bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da devam edeceğine en ufak bir kuşku duymamaktayız. Bu da bizlerin mücadele azmine ve halkımızın maneviyatına pozitiv etki sağlamaktadır.”

MHP Genel Başkanı Bahçeli, Gümülcine Türk Gençler Birliği’nde kendisini karşılayan soydaşlara hitaben yaptığı konuşmada heyete gösterilen ilgiden dolayı Batı Trakyalılara teşekkür etti. Bahçeli konuşmasında şunları kaydetti: “Selamla konuşmalarını yapan değerli soydaşlarımı dinledik. Görüyoruz ki Batı Trakya Müslüman-Türk Azınlığı’nın Lozan Antlaşması’ndan kazanılmış haklarının yavaş yavaş ortadan kaldırılmasına yönelik bir sinsi çabanın ortaya çıktığına şahit olunmaktadır. Bu çok tehlikelidir. Katedilen bu mesafeyi geriye doğru götürmek yaşadığımız çağda mümkün değildir. Bu sebepten dolayı, bu hakların geliştirilmesinden yana anlayışları tavırları ortaya koymak daha doğru olacaktır diye düşünmekteyiz.

Şimdi bir mukayese yaparak bunu ifadeye çalışıyorum. Yunanistan Türkiye’den çok önce bir dönem içerisinde AB’ye girmiştir. AB’nin adaylık statüsüne müracaatından itibaren Türkiye’nin tam üyelik özelliğine kavuşabilmesi için karşı karşıya kaldığımız dayatmaları olmuştur. Özellikle bunlardan bir tanesi azınlık haklarının kullanılmasıyla alakalıdır. Türkiye’de azınlıklar Lozan ile belirlenmesine rağmen azınlık olmayan unsurları azınlık haline getirerek Türkiye’yi karma karışık bir hale getirmek isteyen bir dayatmanın karşısında bunlara üye olarak AB’nin dayatmalarını eğer arkasında duruyorsa o zaman bunun uygulama alanının kendi ülkesi olduğunu bilmesi lazımdır. Bunun anlamı şudur: Türkiye’ye dayatılan ne varsa Batı Trakya’da tanınan haklar olarak kabul edilmeli ve Batı Trakya Müslüman-Türk azınlık hakları Yunanistan hükümeti tarafından garanti altın alınmalı, geliştirilmeli ve mutlu bir toplum olarak yaşamasına fırsat vermelidir. Bugün görüyoruz ki bu olmamaktadır. Onun için Türkiye olarak bu konularda çok duyarlıyız aziz soydaşlarım. Türkiye, gelişen, büyüyen, 21. yüzyıl’ı iyi okuyan ve küresel unsurlar içerisinde layık olduğu yeri almayı amaçlayan bir ülke konumundadır. İktidarlar gelip geçmiş olsa da her iktidarın hedefi ortak akıl olarak budur. Böyle bir aklın doğrultusunda Türkiye Yunanistan arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi için büyük gayretler sarf edilmektedir. Özellikle 90’lı yılların sonlarından itibaren Türkiye –Yunanistan arasında çok üst seviyede ziyaretlerle ilişkiler zenginleştirilmek, derinleştirilmek istenmektedir. Siyasi ilişkiler düzenleniyor. Ekonomik ve siyasi yönden bu ilişkiler kuvvetlendirilmek isteniyor. Ancak aradan geçen zaman içerisinde, bugün Batı Trakya’ya yapmış olduğumuz ziyaretlerde görüyoruz ki Lozan’da tanınan hakların geriye doğru çevrilmesine yönelik bir faaliyetin olduğunu görüyoruz. Türkiye olarak bunu kabul etmemiz mümkün değildir. Türk milliyetçileri olarak da bunu kabul etmemiz mümkün değildir. Bunun kısa öz anlamı, Batı Trakya Müslüman Türk azınlığının arkasında 75 milyon Türk milleti bulunmaktadır. Onun için Gümülcine Türk Gençler Birliği’nin isminden Türkü kaldırmakla Türk yok olmaz. İşte bu yeşil ağaçların altında Türkçe kim koşuyorsa Türk odur! O sebepten dolayı üzülmeyiniz, sıkılmayınız, sabırlı olunuz, soğukkanlı olunuz, tahriklere kapılıp başkalarının yönlendirmesine düşerek yanlışlar yapmayınız. Ne gerekiyorsa sizin adınıza Türk milliyetçileri olarak MHP partisi ve Büyük Türk milleti her şeyi yapmaya hazırdır.”

Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu, bölgemizi ziyaret eden MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin onuruna Eşekçili köyündeki Asba lokantasında akşam yemeği verdi. Danışma Kurulu Başkanı İsmet Kadı buradaki konuşmasında, Milliyetçi Hareket Partisi’nin Batı Trakya Türklerinin haklı davasına gösterdiği hassasiyetten dolayı MHP liderine teşekkür etti. Danışma Kurulu’nun tarihi geçmişi ve rolü hakkında bilgi veren Kadı, sözkonusu kurulun Batı Trakya Türklerinin en üst temsil organı olduğunu vurguladı. Kadı, Danışma Kurulu’nun azınlığın davasının takipçisi olmaya devam ettiğini söyledi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de Balkanlar’daki Türklerin durumunu yakından görmek amacıyla yaklaşık bir hafta boyunca sürecek bir Balkan turuna çıktıklarını dile getirdi. Balkanlarda yaşanan her olayın Bursa’ya yansıdığını, İzmir’de yankı bulduğunu vurgulayan Bahçeli, “Balkanlar bizim için buram buram hüzün tüten yerin adıdır. Yarım kalan umutların, eksik kalan hayallerin yerlerdir. Ayrılık türkülerinin yakıldığı, gözyaşlarının Tuna’ya, Meriç’e karıştığı diyarın adıdır.” ifadelerine yer verdi.

Konuşmasında Yunanistan’daki ekonomik ve siyasi krize de değinen Bahçeli, Türkiye olarak ve parti olarak komşu ülke Yunanistan’ın bu krizden bir an önce çıkmasını samimiyetle ümit ettiklerini söyledi. Bahçeli, “Artık iki ülke arasındaki önyargılar aşılarak ve kalıplaşmış ithamlar bir kenara bırakılarak, daha fazla ilişki ve intibak için gerekli duyarlılık karşılıklı olarak sergilenmelidir. Husumet ve restleşmelerle hiçbir yere varılamayacağını biliyoruz.” dedi.

Batı Trakya’da 150 bin soydaşın zorluklara karşı direnerek yaşam mücadelesi verdiğini anlatan Bahçeli, burada yaşayan azınlığın hiçbir şart altında yalnız olmadığını, anavatan Türkiye’nin ve 75 milyonun Batı Trakya Türk Azınlığı’nın arkasında olduğunu söyledi.

Geceyi Gümülcine’de geçiren Devlet Bahçeli ve beraberindeki heyet 28 Haziran Perşembe günü Kavala ve Selanik’i ziyaret etmek üzere bölgeden ayrıldılar.

Kaynak: Azınlıkça Dergisi