Yunanistan büyük ihtimalle temerrüde düşecek
Borç krizindeki Yunanistan’ın Başbakanı George Papandreou’nun, yatırımcıları ülkesinin krizden çıkacağı konusunda ikna edememesi sonucunda Yunanistan’ın 5 yıl için temerrüde düşme ihtimali yüzde 98’e yükseldi.
Borç krizindeki Yunanistan’ın Başbakanı George Papandreou’nun, yatırımcıları ülkesinin krizden çıkacağı konusunda ikna edememesi sonucunda Yunanistan’ın 5 yıl için temerrüde düşme ihtimali yüzde 98’e yükseldi.
Herkesin Yunanistan’ın kısa vadede temerrüde düşeceğini hesapladığına dikkat çeken TF Market Advisors’ın kurucularından Peter Tchir, kemer sıkma politikalarının işe yaramadığını söyledi.
IMF Yunanistan temsilcisi Bob Traa ise, özelleştirmelerin gecikmesinin Yunanistan’ı temerrüte sürükleyebileceğini bildirdi.
Traa The Economist tarafından düzenlenen konferansta yaptığı konuşmada, özelleştirme programında yaşanan gecikmenin ağır borç yüküyle mücadele eden Yunanistan’ı temerrüte sürükleyebileceği uyarısında bulundu ve ”Özelleştirmeler, programa göre gecikti çünkü politikacılar harekete geçmek konusunda anlaşmaya varamadı. Daha fazla beklerseniz ülke temerrüte düşecek” dedi.
Bob Traa, Yunanistan’ın bütçe açığını azaltmak için daha fazla adım atması gerektiğinin de altını çizdi.
Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Avrupa Birliği (AB) ile geçen yıl yaptığı finansal yardım anlaşması gereğince Yunanistan, 2015 yılına kadar 50 milyar euro tutarında özelleştirme yapmayı taahhüt etmişti. Yunanistan hükümetinin, özelleştirmenin 5 milyar avroluk kısmını bu yıl sonuna kadar tamamlaması gerekiyor.
CMA’nin verilerine göre, Yunanistan’ın 5 yıllık CDS’leri, ülkenin 10 milyon dolarlık borçlarını sigortalamanın maliyetini 5.8 milyon doları peşin olmak üzere yıllık 100 bin dolar olarak gösteriyor. Bu rakam 9 Eylül’de 5.5 milyon dolardı.
Papandreou’nun Avrupa Birliği ve IMF’nin kurtarma paketince öngörülen bütçe hedeflerini tutturma sözü ise ülkenin ilk 8 ayındaki bütçe açığının yüzde 22’ye ulaşmasıyla etkisiz hâle geldi.
Yunanistan, bu yıl ekonomisinin yüzde 5’in üzerinde daralacağını düşünüyor.
Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch´ten yapılan açıklamada, Yunanistan´ın muhtemelen temerrüde düşeceği ancak Euro Bölgesi´nden ayrılmasının beklenmediği ifade edildi.
Fitch yetkilisi David Riley, Yunanistan´ın temerrüde düşebileceğini belirtirken, ülkenin Euro Bölgesi´nden çıkması riskinin ise aşırı şekilde abartıldığını kaydetti, Riley Fitch olarak böylesi bir riskin gerçekleşmesini beklemediklerini ifade etti.
Almanya, Yunanistan için çaba sarf ediyor
Yunanistan’ın önemli tasarruf önlemleri ve reformları uygulama becerisi konusunda artan kaygılarla birlikte iflasının kaçınılmaz olabileceği endişeleri gündeme geliyor.
Bu olasılıktan hareketle Almanya’da Maliye Bakanlığı yetkilileri Atina yönetiminin finansal çöküşünün Avro Bölgesi için ne anlamı olacağını araştırıyorlar.
Almanya’da yayımlanan Der Spiegel dergisinin haberine göre, Maliye Bakanı Wolfgang Schauble, Yunanistan’ın iflası olasılığı, iflasının Avro Bölgesi’nin geri kalanı için anlamının ne olacağına ilişkin senaryolar üzerinde çalışıyor.
Yunanistan’ın iflasında ilk senaryoya göre ülkenin Avro Bölgesi’nde kalması, diğer senaryoya göre ise Atina yönetiminin ortak para birimi avrodan vazgeçerek, Yunan para birimi drahmiye dönüşü olasılıkları değerlendiriliyor.
Yunanistan Avro Bölgesi’nde kalsın ya da kalmasın Alman yetkililerin, bu ülkenin temerrüte düşmesinin idaresinde Avrupa Finansal İstikrar Fonunun (EGSF) anahtar rol oynayacağına inandığına işaret edilen haberde, EFSF’nin, Avrupa Birliği (AB) liderlerinin temmuz ayında anlaştıkları üzere mümkün olan en kısa zamanda yeni güçlerle donatılması gerektiği vurgulandı.
Yunanistan’ın iflasından sonra yatırımcıların İspanya ya da İtalya’ya kredi vermeyi kesmeleri halinde bu ülkelere kredi hattı açılabileceğine dikkat çekilen haberde, bankaların, bilançolarındaki milyarlarca avroluk Yunanistan hükümet tahvillerini zarar yazmak zorunda kalırsa, kurtarma fonuna bel bağlamak zorunda kalabileceği, Yunanistan’ın Avro Bölgesi’nden çıkıp çıkmayacağına bakılmaksızın her iki gelişmenin Yunanistan’ın iflası halinde beklendiği ifade edildi.
Maliye Bakanlığından bir sözcü Der Spiegel’in haberiyle ilgili yorum yapmazken, hükümetin, AB liderlerinin temmuz ayında vardıkları anlaşmanın uygulanması üzerinde çalıştığını açıkladı.
Atina yönetimi üzerindeki baskıyı artırmak için Almanya’da merkez sağ koalisyon hükümetinde bazı üst düzey siyasetçiler Yunanistan’ın Avro Bölgesi’nden çıkması konusunu gündeme getirdiler.
Bu siyasetçilerden biri olan Başbakan Angela Merkel’in muhafazakar Hristiyan Demokrat Birlik Partili (CDU) Hessen Eyaleti Başbakanı Volker Bouffier, ülkelerin Avro Bölgesi’nden çıkması olasılığının hızla oluşturulmasını savunuyor.
Der Spiegel’in haberine göre, Bouffier, ’’Yunan hükümetinin tasarruf ve reform çabaları başarısız olursa, o zaman Avro Bölgesi üyesi bir ülkenin bölgeden ayrılmasını mümkün kılacak yeni kurallara ihtiyacımız olup olmadığı sorusunu sormalıyız’’ dedi.
Başbakan Merkel, hafta içinde Berlin’de düzenlediği basın toplantısında, bazı siyasetçilerin, Yunanistan’ın Avro Bölgesi’nden çıkartılması yönündeki önerilerini kesin dille reddetmişti.
Yunanistan’ın Avro Bölgesi’nden çıkartılması durumunda, bunun bir domino etkisi yapacağını, bunun da avro için son derece tehlikeli olacağını vurgulayan Merkel, ’’Siyasi açıdan Avro Bölgesi’ndeki tüm ülkelerin avro ülkesi olarak kalmasından yanayım’’ demişti.
Soros: Yunanistan temerrüde düşer
Milyarder yatırımcı George Soros, Yunanistan’ın bir temerrüde veya en azından bir devalüasyona doğru gittiğini ve Avrupa Birliği liderlerinin krizin Avro Bölgesi’nin geri kalanına yayılmasını engellemek için bir B planı uygulamaları gerektiğini söyledi. Financial Times’a yazan Soros, ‘Yunanistan düzensiz temerrüde ve/veya devalüasyona doğru gidiyor. Yunanistan’da bir temerrütkaçınılmaz olabilir, ancak bunun düzensiz olmaması gerekli. Krizin bazı yayılmaları kaçınılmaz olabilir, ancak Avro Bölgesi’nin geri kalanının korunması gerekli. Bu, Avro Bölgesi’nin güçlendirilmesi anlamına geliyor, muhtemeyen Eurobond ve bir Avro Bölgesi mevduatk sigorta uygulaması yoluyla’ ifadelerini kullandı. Soros ayrıca, Avrupalı politika yapıcıların bir B planı ile gelmeleri gerektiğini de vurguladı.
Merkel: Kontrolsüz temerrüde izin vermeyiz
Euro Bölgesi’nde Yunanistan’ın temerrüde düşeceği endişeleri artarken, gözler Avrupa Birliği’nin en güçlü ülkesi Almanya’ya çevrildi. Almanya’nın, Yunanistan’ın olası bir temerrüdüne karşı nasıl harekete geçeceği merak edilirken, Başbakan Angela Merkel, önemli açıklamalarda bulundu.
Merkel, Yunanistan’ın kontrolsüz temerrüdüne izin vermeceklerini söyledi. Almanya Başbakanı Angela Merkel,"en önemli önceliğimiz Yunanistan’ın kontrolsüz bir temerrüde düşmesini önlemektir. Böyle bir durum yalnızca Yunanistan’ı değil, birçok ülkeyi vuracaktır" dedi.
Almanya’da bir radyoya röportaj veren Merkel, Euro Bölgesi’nin politik olarak bir arada tutulması gerektiğini vurgulayarak,bu konuda pozisyonunun çok net olduğunu ve Euro Bölgesi’nin politik olarak bir arada tutulması gerektiğini söyledi. Angela Merkel, “Yunanistan’ın bölgeden çıkması domino etkisi yaratır” dedi.
Avrupalı yetkililerin, söylediklerini dikkat etmesi gerektiğine dikkat çeken Merkel,"herkes söylediklerini iyice tartmalı. Piyasalarda rahatsızlık yaratmamamız lazım; zaten yeterince büyük belirsizlikler var" ifadelerini kullandı.
Yunanistan temerrüde düşerse…
Yunanistan temerrüde düşerse neler yaşanır? Yunanistan’ın borç krizinin dallanıp budaklandığı bugünlerde, kafaları bu soru meşgul ediyor. İşte, olası bir temerrüt halinde yaşanabilecekler.
Yunanistan’ın temerrüde düşmesinin, özellikle Euro Bölgesi bankacılık sisteminde ciddi bir kaosa yol açacağı öngörülüyor.
CNBC.com’da yer alan bir analize göre, yatırımcıların elinde yaklaşık 270 milyar Euro’luk Yunanistan tahvili bulunuyor. Bu tahvillerin 100 milyar Euro’luk kısmı, ağırlıklı olarak Avrupa bankaları olmak üzere, bankaların elinde bulunuyor. Sigorta şirketleri, emeklilik fonları ve merkez bankaları da, geriye kalan 170 milyar Euro’luk kısmı elinde tutuyor.
Avrupa banka düzenlemelerine göre, Euro Bölgesi ülkelerinin çıkardığı tahviller riskli görülmüyor. Bu düzenleme, aslında daha riskli Euro Bölgesi ülkelerine bir teşvik olması amacıyla benimsenmişti. Böylece bu ülkeler normal koşullarda ödeyecekleri faizin daha altında oranlarla borçlanabildi. Bankalar da, riskli Euro Bölgesi ülkelerinin tahvillerini almayı tercih etti, çünkü onların faizi risksiz ülkelerin tahvillerine kıyasla hafifçe daha yüksekti.
Euro Bölgesi ülkelerinin tahvillerinin risksiz olarak kabul edilmesi, bankaların bu tahvilleri alırken kenara hiçbir ek sermaye koymaması anlamına geliyordu. Yunanistan temerrüde düşerse, bankaların, halihazırda, zararlarını karşılayacak sermayeleri yok. Böyle bir durumda, başta Yunanistan, Almanya ve Fransa bankaları olmak üzere, elinde Yunanistan tahvili olan tüm bankaların sermaye tabanları eriyecek. Ya hükümetlerin bu bankalara sermaye aktarması gerekecek, ya da bankalar batacak. Hatta ciddi miktarda Yunanistan tahvili taşıyan Avrupa Merkez Bankası’nın bile yeniden sermayelendirilmesi gerekecek.
Yeni bir kredi krizi ihtimali
Hangi bankanın elinde ne kadar Yunanistan tahvili olduğunu bilmek zor. Bunun bilinmesi, Yunanistan’ın temerrüde düşmesi durumunda yaşanacak paniğin bir tarifini oluşturabilir. Her banka kendi elinde ne kadar Yunanistan tahvili olduğunu bilecek, Ancak diğer bankaların taşıdığı Yunan tahvili miktarını bilmeyecek. Böyle bir durumda, hiçbir banka diğerine güvenmeyeceği için, bankalar birbirlerine kredi vermez hale gelecek. Böylece, subprıme mortgage sorununun yol açtığı kredi krizine benzer bir kriz çıkacak. Kredi krizi, Avrupa ekonomisi ve finansal kurumlarının aldığı hasarı derinleştirecek.
Senaryo gerçekleşirse…
CNBC.com’a göre, bu senaryonun gerçekleşmesi, Lehman’ın batmasının yol açtığı krizden de büyük bir krizi tetikleyecek.
Ya diğerleri?
Yunanistan’ın temerrüde düşmesi, diğer sorunlu ülkeleri de benzer bir yol tercih etmeye teşvik edebilir. Europe Economics’ten Andrew Lilico’ya göre, Portekiz ve İrlanda, Yunanistan’da yaşanabilecek kaosun boyutuna bakarak, temerrüt seçeneğini kullanıp kullanmamaya karar verecek.
