M. Hilmi Çeşmesi yerle bir edildi, ya “kaçak” kilise?

Eski Bölge Genel Sekreteri Dimitris Stamatis tarafından durdurulduğu iddia edilen Yanıkköy’deki vakıf arazisi üzerine yapılan kaçak kilise tamamlanmak üzere.
SEÇEK derneği tarafından Seçek yaylasına yapılan Mehmet Hilmi Çeşmesi’ni bir emirle yerle bir eden devlet otoritesi, sözkonusu kilise olunca kılını bile kıpırdatmadı.

Kaçak inşaatı durdurduğunu ve iş makinalarına el konduğunu öne süren eski bölge genel sekreterinin açıklamalarında ne kadar samimi olduğu, inşaatı tamamlanmak üzere olan kaçak kilisenin fotoğrafından da anlaşılıyor. Sözkonusu olay “azınlık” ve “çoğunluk” konularındaki ikiyüzlülüğü de ortaya çıkardı.

Ağustos ayından bu yana gündemi meşgul eden Yanıkköy’deki vakıf arazisi üzerine kaçak olarak yapılan kiliseyle ilgili olarak azınlık basınında zaman zaman çıkan haberlere rağmen hiçbir yetkilinin bir önlem almaması son derece dikkat çekici. Azınlık basınının beş aydır yayınladığı haberlere rağmen kaçak kilise inşaatı devam etti ve Yanıkköy’deki vakıf arazisi üzerine inşa edilen kilise tamamlanma aşamasına geldi. konuyla ilgili olarak Doğu Makedonya Trakya Bölge Genel Sekreterliği’nden, valilik veya belediyeden herhangi bir açıklama yapılmadı.

OLAYIN TARİHÇESİ
Son yıllarda Gümülcine Pontuslular Derneği’nin festival alanı olarak kullandığı Yanıkköy yakınlarındaki vakıf arazisi üzerine 2009 yılı içinde kaçak olarak bir kilise inşaatı başlatıldı. Kilisenin sözkonusu dernek tarafından inşa edildiği ifade edildi. kaçak olarak inşaasına başlanan 70 – 75 metrekarelik kilise Yanıkköy’deki soydaşları da harekete geçirdi. Yanıkköy Vakıf Heyeti’nin olaya tepki göstermesi üzerine tayinli Gümülcine müftüsü Cemali Meço’nun yetkililere itiraz ettiği öğrenildi. Tayinli müftü Meço bunun üzerine Yanıkköy’deki sözkonusu arazinin vakıf malı olduğunu gösteren Osmanlı tapu belgelerini Doğu Makedonya – Trakya Bölge Genel Sekreterliği’ne göndermişti. Bölge Genel Sekreteri Dimitris Stamatis 18 Ağustos 2009 Salı günü konuyla ilgili olarak gazetecilere şu açıklamayı yapmıştı: “Bölge genel sekreterliği oradaki yapının kilise olup olmadığına bakmadı. Kanunun öngördüğü şekilde hareket etti ve oradaki çalışmaları durdurdu. İş makinalarına el kondu. Devamında bölgenin devlet arazisi olduğunu gösteren belgeyi müftülüğe gönderdi. Müftülük de tam tersi bir işlem başlattı. Müftülük bu arazi üzerinde madem ki hak talep ediyor o zaman buranın mülkiyeti hakkında soru işaretleri var demektir. Konuyu bu konularla ilgili olarak yetkili olan Selanik’teki komisyona havale ettik. Biz yasaları uyguluyoruz. Bölge genel sekreterliği hiç kimseye göz kırpmıyor. Herkese iki gözle bakıyoruz. Başkaları tek gözle çalışıyor.”

BÖLGE GENEL SEKRETERİ’NE RAĞMEN KİLİSEYE DEVAM
Bu açıklamalardan sonra Yanıkköy’deki vakıf arazisi üzerine kaçak olarak inşa edilen kilisenin yapımına kısa bir süre ara verildikten sonra devam edildi. belirli aralıklarla devam eden kilise inşaatıyla ilgili olarak azınlık basınında sürekli haberler yayınlanmasına rağmen kilise inşaatı durdurulmadı. Geçtiğimiz günlerde de kilise inşaatında sona doğru yaklaşıldığı anlaşıldı. Kilisenin haç kulesinin tamamlandığı görüldü. bu durumda izinsiz yapıldığı iddiasıyla bir çeşmeye tahammül edemeyen bölge genel sekreterliğinin, durdurulma kararına rağmen sürdürülen kaçak kilise inşaatı karşısında ne gibi bir önlem alınacağı, kilisenin yıkılıp yıkılmayacağı merakla bekleniyor.

Kaynak: Gündem Gazetesi